PepsiCo’nun Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (Emea) bölgesindeki satışları 2025 yılının ilk çeyreğinde şirketin diğer tüm bölgelerinden daha hızlı büyüme gösterdi. Bu büyümede özellikle Mısır ve Türkiye’deki güçlü talep etkili oldu.
Dünyanın önde gelen atıştırmalık ve içecek üreticilerinden biri olan PepsiCo, ilk çeyrekte Emea bölgesinde yüzde 8 organik gelir artışı bildirdi. Bu oran, küresel ortalama olan yüzde 2’nin oldukça üzerinde. Buna karşın Kuzey Amerika pazarında büyüme ya yatay seyir izledi ya da azaldı. Özellikle gıda satışlarında yüzde 2’lik düşüş yaşandı.
Şirketin CEO’su Ramon LaGuarta, global ticaret gelişmelerinin tedarik zinciri maliyetlerini artıracağını belirtti. ABD kaynaklı girdi maliyetlerindeki artışın, kar marjlarını olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu.
PepsiCo’nun uluslararası içecek satışlarında Mısır ve Türkiye’nin yanı sıra Çin, Hindistan ve Brezilya da güçlü büyüme katkısı sağladı. Bu bölümdeki organik gelir artışı yüzde 11 olarak gerçekleşti. Buna karşılık, Kuzey Amerika içecek birimi yalnızca yüzde 1 büyüdü.
Bu gelişmeler, PepsiCo’nun toplam gelirinin yaklaşık yüzde 40’ını oluşturan uluslararası operasyonların, şirketin büyüme stratejisinde ne denli merkezi bir rol oynadığını gösteriyor. LaGuarta, uluslararası pazarların şirket için büyüme ve kâr açısından temel itici güç olmaya devam edeceğini vurguladı.
Geçtiğimiz yıl Orta Doğu’da bazı Batılı markalar, Gazze çatışmaları nedeniyle tüketici boykotlarıyla karşı karşıya kalmıştı. PepsiCo’nun da Mısır’daki “Stay Thirsty” reklam kampanyası eleştirilere neden olmuştu. Ancak bu durum şirketin Türkiye ve Mısır’daki büyümesini yavaşlatmadı.
Şirket ayrıca, Riyad’da yeni bir bölgesel merkez açtı ve Suudi Arabistan’da yerelleştirilmiş ürün geliştirmeye yönelik 30 milyon SAR değerinde bir Ar-Ge merkezi kurmayı planlıyor. Suudi Arabistan, PepsiCo’nun bölgedeki en büyük pazarı olmayı sürdürüyor.
Yıl genelinde şirket sabit kurla hesaplanan kâr beklentisini aşağı yönlü revize ederek, büyüme öngörüsünü duraklama seviyesine çekti. ABD doları bazında ise yüzde 3’lük bir düşüş öngörülüyor.